“Show Don’t Tell”
Ne kadar çok kişi aynı anda meşgul ama “anda” değil. Ne kadar çok kişi bir şeyleri saatlerce anlatmaya çalışıyor.
Yazı bulundu, şekiller bulundu, renkler bulundu… Her şey bulundu ama hala en çok konuşarak iletişim kurabiliyoruz. Yazma, çizme şekillendirme ve görselleştirme kasları aynı oranda gelişmeye açık alanlardan bir tanesi.
“Design thinking” eğitimleri bunun başlangıç noktası. Her kurum çalışanının bu düşünce ve beceri şeklini kazanması gerekiyor. Ancak kısa vadede uygulanabilir farklı çözümler de mevcut. Kurumsal dönüşümün yanı sıra bu yetkinlik setine sahip ve yetişmiş insan kaynağının ekiplere dahil olması yani tasarımcı havuzu ile çalışıyor olmaları da bir seçenek. İş çözümlerinin yanı sıra iş topluluklarının kendilerini ifade etmelerini sağladıkları için bile mucizeler yaratacağına şüphe yok.
Ekibinize katacağınız her tasarımcıyı karmaşık konuları anlaşılır kılan bir tercüman olarak düşünebilirsiniz. İyi bir gösterim becerisi ile gelen duygulara tercüman olma halinin ekibe kazandıracağı netlik paha biçilemez.
İyi gösterimin hikayesi güçlüdür. Yalın ve derinlemesine tartışma ortamı hazırlar. Ve bu size zaman kazandırır.
Uzun lafın kısası : Tasarım biraz da medeniyettir.